Odaklanma Zorluğu ve Öneriler

Son dönemlerde bir çoğumuz yoğun gündem ve sosyal medya kullanımı ile birlikte dikkat dağınıklığı ve odaklanma sorunları yaşamaktayız.

Odaklanamama, özel hayatımızda, anahtarlarımızı, kapı giriş kartlarımızı, bir türlü bulamamak gibi en basit haliyle kendini belli ederken; iş hayatında ise, toplantılara vaktinde girilmemesi, işe vaktinde gelinmemesi, hatalı dosyaların hatalı kişilere iletilmesi, anlatılan konuda detayların unutulması, birçok kez ‘Ne konuşuyorduk, ne diyorduk?’ gibi cümlelerin sorulması hallerinde karşımıza çıkıyor. Bu da her geçen gün yalınlaştırmaya çalıştığımız iletişimimizin karmaşıklaşmasına, iş akışlarının zorlaşmasına yol açıyor. 

Dikkat dağınıklığı, insanların tek bir işle meşguliyetleri sırasında dış uyaranlara karşı iletişimden izole olamama sorunu olarak tanımlanırken, dikkat dağınıklığı yaşayan kişiler, dış uyaranların etkisiyle, yaptıkları şey için gelişen dikkatlerini kaybettiğini açıkça beyan ediyor.

Günlük/anlık dikkat dağınıklığı, odaklanma sorunları çok daha ileri boyutlarında, nöropsikiyatrik bir bozukluk olan Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olarak karşımıza çıkabiliyor. Dikkatsizlik, dürtüsellik ve aşırı hareketlilik boyutlarıyla kendini gösteriyor. Türkiye Psikiyatri Derneği verilerine göre, toplumdaki DEHB yaygınlığı yaklaşık olarak çocuklukta % 8, ergenlikte % 6 ve erişkinlikte % 4 olarak belirtiliyor.

Bu kadar yaşamımızın içindeyken, iş ortamında odaklanma ve dikkatini toplamayı kolaylaştıracak bazı çözümleri faydalı olması adına paylaşmak istedik. 

• Çalışmanız sırasında maruz kalınan ortam uyaranlarını (televizyon, telefon, gürültü, görüntü vb.) azaltmak, konsantrasyonun oluşmasına katkı sağlıyor.
• Nitelikli bir fiziksel odaklanma için beslenme, düzenli egzersiz, uyku kalitesi gibi konular odaklanma süresini birebir olumlu etkiliyor.
• Bulmaca çözmek, satranç oynamak gibi zeka oyunları da konsantrasyon arttırmaya yardımcı olarak tanımlanıyor.
• Sosyal medya kullanımlarında dikkat dağıtıcıların farkına varılması önem taşıyor. Çok basit bir tespit gibi görünse de özellikle yapay zeka tüm gün dikkatimizi kendi uygulamaları üzerinde tutmak için çok fazla çalışıyor. İzlediğimiz görüntülerin her kanalda aynı olduğunun, yankı odalarında aynı mesajları sürekli farklı kanallardan aldığımızın farkına varmak ciddi bir avantaj yaratıyor. Buralarda vakit kaybetmemek, yapay zekaya karşı en büyük kozumuz oluyor.
• Bu konuda farkındalığımız düşük ise kendimizi ekran süreleri ile kısıtlayarak başlamak, önemli bir adım atmamız anlamına geliyor. (Sosyal medya kanallarında günde kaç dakika, kaç saat harcadığımızı gösteren analitiği etkin kullanmak.)
• Konuyla ilgili görüştüğümüz birçok kişi de bazen gördüğü duyduğu bir bilginin doğruluğuna ulaşmak için, bilgiyi teyit etmek için ekranlar arası geçerken, çoğu zaman konunun özünden uzaklaştığını, doğrulama peşinde gittiğini ve bu sebeple de tüm dikkatinin dağıldığını, odaklanamadığını paylaşıyor. Bu sebeple “bilgi” özelinde doğru bir tüketici olmak, doğru kanallardan bilgiye ulaşmayı öğrenmek daha da önem kazanıyor. Doğru bilgiye ulaşma modelimizi netleştirip, dikkatimizi dağıtmamanın faydasının yüksek olduğu ortaya çıkıyor.

Hepimiz için pahası olmayan kaynak, zaman. Zamanı da verimli kılmak için, gün içindeki planlamamızı, yapacaklarımızı bu önerileri de dikkate alarak gerçekleştirmeyi öneriyoruz. Böylece umuyoruz ki odaklanma sürelerimiz uzayacak ve dikkatimiz zor dağılarak verimli sonuçlara ulaşacağız.